0

Mutlaka Okunması Gereken 3 Zülfü Livaneli Kitabı

Mutlaka Okunması Gereken 3 Zülfü Livaneli Kitabı

Bir insan hangi işi yapıyorsa yapsın başarılı olmak için büyük mücadele ve emek vermesi gerekiyor. Hele ki işi üretmek ve yazmak ise daha fazla çalışması zorunlu hale gelir. İşte bu başarıyı elde eden sanatın bir çok dalını icra eden Zülfü Livaneli’nin yazmış olduğu kitaplar arasından bir çoğu 36 farklı dilde çoğaltılmıştır. Peki, mutlaka okunması gereken 3 Zülfü Livaneli kitabı nelerdir? İşte, okuduktan sonra içinizde tekrar tekrar okuma hissi uyandıran, bir çırpıda okuyup bitmesini hiç istemeyecek olduğunuz kitapların listesi.

Serenad

İstanbul’da bir üniversitede görev yapan Maya’nın görevi gereği, Almanya’dan İstanbula gelen oldukça yaşlı olan profesör ile birkaç günlüğüne de olsa yollarının kesişmesi konu ediliyor bu kitapta. Zülfü Livaneli en fazla okunan kitabı arasında Serenad yer almaktadır.

Alman profesöre İstanbul’da kalacağı bir kaç gün içinde eşlik etmesi ve her türlü isteğinin yerine getirilmesi için Maya hanım görevlendirilir. Bu ikilinin arasında güçlü bir arkadaşlık bağı oluşur. Profesör Maximilian Wagner, yaşadığı büyük aşkı anlatırken okuyucu kendini tarihin içinde sürüklenirken bulmaktadır. Hüzünlü bir aşk hikayesi anlatılırken Nazilerin Yahudilere yaptıkları soykırımı çok fazla detaya girmeden anlatmaktadır. Çünkü kitabın ana konusu profesör Maximilian Wagner’ in aşkı uğruna yaşadıklarını anlatmasıdır.

Kardeşimin hikayesi

Herkesin kendi halinde yaşadığı bir kasabada genç ve güzel bir kadın cinayete kurban gider. Bu olayı araştırması için yine genç ve güzel bir gazeteci kasabaya gelir. Kasabaya sonradan yerleşen altmış yaşlarında, kendi halinde yaşayan gizemli bir adamla gazeteci kız tanışır.

Gazeteci kız cinayetin işlendiği geceye dair bilgiler almak için ilk olarak kapısını çaldığı evin sahibinin sırlarla dolu geçmişini öğrenecektir. Acaba cinayete kurban giden kadını kim öldürdü? Bu cinayetin gizemini gazeteci kız öğrenebilecek mı? Yoksa konuyla hiçbir ilgisi olmayan, fakat kitaba ismini veren kardeş kim oluyor? Bu kardeşin hikayesi nedir? İşte bütün bu soruların cevapları Zülfü Livaneli en çok satan kitabından biri olan kardeşimin hikayesi ile okuyucuya aktarılmaktadır.

Son Ada

Bir ada düşünün ki orada yaşayan insanların ne hayatla nede birbirleriyle en ufak bir sorunu olsun. Şehir hayatının yorucu, stresli ve kaygılarla dolu ortamdan uzak sessiz sakin bir yaşam süren ada sakinlerinin hayatı emeklilik günlerini bu adada sürdürmek isteyen darbeci kimliği ile bilinen bir generalin buraya yerleşmesiyle tamamen değişmektedir.

Darbeci general sözde demokrasi uygulayarak adının belirli kurallar içerisinde yönetilmesi gerektiğini savunmaktadır. Halkın büyük bir çoğunluğunun desteğini alsada gerçekleri gören birkaç kişi bu zalim başkanın karşısında durmaktadır.

Başbakanın torununun bir gün ağaçlık yolda yürürken martıların çıkarmış olduğu sesten korkarak kaçmaya çalışırken yaralanmasıyla birlikte akıl ve mantığa sığmayan kararlar alınmaya başlar. Martıları ada için büyük bir tehlike olarak gören başkan ilk olarak onların konduğu ağaçları keserek işe başlar. ne olursa olsun martılar adadan gitmeliydi ve bu uğurda ne gerekiyorsa yapılmalıydı. Darbeci zihniyette olan generale göre adada martılar olmazsa adanın ekonomik olarak gelişmesi için sahil boyunca otellerin yapılabileceği ve ada halkının çok zengin olacağı düşüncesi hakimdi.

Zülfü Livaneli Son Ada kitabında doğanın dengesinin nasıl bir düzen içerisinde kurulduğunu, bu dengenin korunmazsa sonuçlarının insanlara zarar vereceğini çok akıcı bir şekilde kaleme almıştır. Ayrıca insanların ellerinde vurulan gücü kendi çıkarları için nasıl kullandıklarını gözler önüne sermektedir.

Sosyal Medyada Paylaş
TwitterFacebookWhatsAppGoogle+

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir